Yazar | : | Zehra Alcan, Devrim Eren Tekin, Serpil Özbucak Civil |
Sayfa Sayısı | : | 233 |
Baskı Tarihi | : | 2012 |
ISBN | : | 9789754209082 |
Hemşireler, hemşirelik alanında yapılan araştırma sonuçları ve hasta bakım kalite-sine yönelik çalışmalarıyla her zaman bakımın kalitesi ile ilgilenen ve buna sahip çıkan sağlık bakım profesyonelleri olarak algılanmalıdır. Aslında her hemşire, bakımını üstlendiği kişiler için sürekli olarak bir sorumluluk almak ve uygulamak çabası için-de, önemli bir görev aldığını hissetmelidir. Tedavilerin uygulanması ve hemşirelik becerileri konusunda yetkin olan hemşireler, buna bağlı olarak da bakım ortamı ve güvenliğinin sağlanması için sürekli çaba göstermektedirler. Günümüzde oldukça karmaşık olan sağlık bakım ortamında, hemşireler, çalıştıkları bakım ortamının hata yapmaya çok uygun olduğunu sıklık-la ifade etmektedirler. Sürekli uyanık olmaları gerekmesi nedeniyle, hemşireler çoğu zaman tam zamanında müdahale ederek olası hata ve beklenmedik olayları önlemeye çalışmaktadırlar. Çalışma ortamındaki karışıklığın artmasıyla çalışanlar ve özellikle hemşireler, bakımın yönetiminde yer alanların koordinasyonu ve yeterli iletişimi sağlamak için, yeterli eğitim ve sistem ak-saklıklarına karşı, kısa zamanda güçlü bir savunmaya ihtiyaç duymaktadırlar. Yaşandığı, yansıtıldığı ve bilindiği gibi çoğu zaman hemşireler, sağlık hizmetlerinde oluşan hatalardan çoğunlukla sorumlu tutulmakta ve hatayı yapan kişiler olarak sıklıkla öne sürülmektedir. Ciddi yaralanma ve ölümle sonuçlanan hatalar nedeniyle, olası problemlerin ve beklenmedik olayların tanımlanmasın-da, ön değerlendirme ve ilişkilendirme, aslında yüz yıl önce Florance Nightingale ile başlar. Florance Nightingale, risk azaltılmasında hemşireler için her zaman bir öncü olmuştur. Florance Nightingale Kırım savaşında, özellikle enfeksiyon açısından korkunç ve uygun olmayan bakım ortamlarında ölen hastaları değerlendiren, savaş alanında yaralanan ve hasta olanlar hakkında bilgi toplayan ve bu hastaların bakımının geliştirilmesi için hareket planı geliştiren bir liderdir. Bu yüzyıldan itibaren hemşirelerin, öğrencilik dönemlerinden başlayarak hasta güvenliği kapsamında yer alan olay ve kaza ya da hata raporlarını doldurmaları gerektiği vurgulanmaktadır. Ancak, raporlama çoğu zaman hemşirelerin kendini suçlu ve yetersiz olduğunu hissettirdiğinden sıklıkla yapılmama eğiliminin olduğu bilinmektedir. Kurumların, bu konuda özellikle cezalandırma yöntemini kullanmaları, bu durumların olumlu bir öğrenme metodu olarak algılanmamasına neden olmakla birlikte çoğu zaman zarar gören kişilerin de hemşireler olduğu görülmektedir. Ancak, özellikle ABD’de ilgili kurumlar tarafından etik kodların kullanımının bir parçası olarak ilgili sorumluluklar geliş-tirilmiş ve olay raporlama standartlarına odaklanan, bugün bu sorumluluğa sahip çıkmayı, olaylara karşı uyanık olmayı sağlayan standartlar ve yaklaşımlar oluşturul-muş ve uygulanmaktadır.